Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25. maddesinin 2. fıkrası;
“Arabulucu adliye arabuluculuk bürosu tarafından görevlendirildikten sonra ilk önce
başvuran taraftan başlamak üzere asiller ile ön görüşme yapar, başvurucudan ve diğer taraftan uyuşmazlığın esasını öğrenir. Arabulucu asilleri, arabuluculuğun esasları, süreci ve sonuçları hakkında aydınlatıp,arabuluculuk yoluyla uyuşmazlığın çözümünün ekonomik, sosyal ve psikolojik faydalarının olduğunu hatırlatarak onları bilgilendirir. Asilleri ilk oturuma varsa vekilleri ile birlikte davet eder.”
hükmünü ihtiva etmektedir.
İzmir Barosu’nun resmi internet sitesinde yayımlanan 03.11.2021 tarihli duyuru ile İzmir Barosu tarafından açılan dava neticesinde, Danıştay 10. Dairesi 2018/3449 E. – 2021/1714 K. sayılı kararıyla; Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’ nin 25/2. maddesinde yer alan ” Arabulucu adliye arabuluculuk bürosu tarafından görevlendirildikten sonra ilk önce başvuran taraftan başlamak üzere asiller ile ön görüşme yapar, başvurucudan ve diğer taraftan uyuşmazlığın esasını öğrenir.” hükmünün iptaline karar verildiği belirtilmektedir.
Duyuru metninde karar gerekçesinde;
” İlgili mevzuat hükümleri incelendiğinde, avukatı arabuluculuk sürecinin herhangi bir aşamasından ayrık tutan yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, bu bakımdan asillerin talep etmesi halinde avukat olan vekilin Yönetmelikte yer alan dava konusu düzenlemeye dayanılarak arabuluculuğun herhangi bir aşamasının dışında bırakılamayacağı, bu bakımdan arabuluculuk sürecinde asillerin kendilerini vekille temsiline engel olunmasının hukuka uygun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”
ifadelerine yer verildiği belirtilmektedir. Duyuru metnine aşağıda yer alan link üzerinden erişebilirsiniz.
https://www.izmirbarosu.org.tr/HaberDetay/2442/danistay-10-dairesi-avukatlar-arabuluculuk-surecinin-herhangi-bir-asamasinin-disinda-birakilamaz